Re: [Vaka] Er Meydanı
#21Yaptığım dahiyane plan nedendir bilinmez bazı kitleler tarafından beğenilmemişti. Aslında istediğim sonucu elde etmiştim. Bidan aldığı darbe sebebiyle eğildi ardından gelen diz hamlemle de sırtüstü yere serildi. Gardımı almış Doka’nın üzerine gitmekle ilgili planlar yapmaya başladığımda kalabalığın artık herhangi birisi için tezahürat yapmadığını fark ettim. Herkesin gözlerinde garip bakışlar vardı. Özellikle Doka’nın gözleri oldukça tedirgin ediciydi. Üzerime doğru yürümeye başladı. Yanıma geldiğinde adeta bir lama edasıyla yüzüme tükürdü. Yaptığı bu eylem karşısında herhangi bir tepki verememiştim. Çünkü ziyadesiyle dehşete düşmüş bir durumdaydım. Yaşanan olayları anlamaya çalışıyordum. Bu esna da kalabalıktan birkaç kişi üzerime yürümeye başladı. Yürüyen grubu Doka durdurdu. Gerçi yaptığı şey sadece ‘’Değmez’’ demekti. İçimden ‘’Acaba bunların analarına mı sövdüm… Ortam neden bir anda bu kadar değişti ‘’ diye düşünürken kalabalıktan bir kişi Bidan’a baktıktan sonra arkasını dönüp kalabalığa baktı. Tabii bundan sonra bana da bakıp tükürmeyi eksik etmedi.. Hemen ardından kalabalıktan aldığı paraları geri vereceğini ve benim kavganın onuruna leke sürdüğümle ilgili birkaç serzenişte bulunduktan sonra not defterini çıkardı. Yanına gelen insanlara paralarını vermeye başladı. Az önce yaptığı konuşma yeterli olmamış olacak ki hala bana sallamaya devam ediyordu. Konu benim yetersiz polis memurluğumdan başlayıp Himota İmparatorunun kötü ülke yönetimine ve zayıflıklarına gelmişti. Yüce Himota İmparatorluğumuzun görev başındaki bir polis memuruna hakaret etmekle kalmayıp aynı zaman da bizzat İmparatorun kendisine de hakaret ediyorlardı. Yapılan bu aşağılamalar karşısında öfkeden deliye dönmüştüm. Az önce birbirlerinin böğrüne, ense köküne, midesine vuran manyaklar çok kıymetli haşmetlilerine dokunduk diye beni neredeyse vatan haini ilan edeceklerdi. Öfkeden deliye dönmüş bir haldeyken kalabalık bir anda aşırı örgütlü ve hızlı bir şekilde olay yerini terk etti. Bundan dolayı öfkem daha da büyüdü. Herhangi bir kimseyle konuşamadığım daha doğrusu tartışamadığım için her şey içime oturmuştu. Tegin ile yalnız kaldığımız için onun yanına giderek ‘’ Kusura bakmayın Kıdemlim Tegin ama bunları sallandırmak lazım sallandırmak’’ diye cümleme başladım. Daha sonra sesimi daha da yükselterek ‘’ Hadi bana salladığınız İmparatordan ne istediniz yaban hayvanları’’ dedim. Daha sonra sinirden dolayı olacaktır ki gözümden iki damla göz yaşı gelirken ‘’ Bunları Başpolis memuruna şikayet edicem’’ dedim.
► Show Spoiler