Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#11
Kümamod kendi öfkesini müteharrik etmekle kalmamış, istediği gibi "vur ensesine al parasını" ahalisini de harekete geçirmişti. Planı buraya kadar iyi işlemişti lakin buradan öteye bir planı yoktu. Her şeyi akışa bırakmak onun tarzına daha uygundu. Başlavuğun sıfatına iki tane yumruk indirip alaşağı etse de demir dövülmüş, mertlik bozulmuştu. Herifçioğlu bir tane hançeri neresinden çıkardıysa çıkarmış, bizim Kümamod'un böbreğine doğru saplamıştı. "Yandım anam!" diye bağırdı. Yediği hançerle bir anda bütün vücudunu elektrik çarpmış kolları güçten düşmüştü. Bu inanılmaz acı karşısında doğal olarak gardı düşmüş ve bir kafa, bir tekmeye paket servis olmuştu.

Her ne kadar acının etkisiyle bir köşeye kıvrılıp acısını dindirmek istese de bir başka dürtü, yaşama dürtüsü yükseliyor ve bu kısa sürede onu daha önemli şeyleri düşünmeye itiyordu. O dizinin üstünde yükselirken başlavuk parmağından bir kurşunu daha oluşturuyor ve Kümamod'un tam alnını hedefliyordu. "Hay amına koyayım" diye iç geçirdi Kümamod. Ölümünde yüzünde yara istemiyordu. Temiz bir ifade ile ölmenin en hayırlı ölümlerden olduğunu düşünüyordu fakat artık bu onun elinde olan bir şey değildi. Lakin kuzu gibi ölümü bekleyecek hali de yoktu. Ölümün onuru yoktu.

Ağzında salya, kan ne varsa şöyle bi boğazından çıkardı, diliyle dişlerini saat yönünde temizledi ve balgamını herifin suratına doğru kalan gücüyle fırlattı. Hem dikkatinin dağılmasını umdu, hem de ölüme karşı tepkisini koydu. Tükürdükten sonra kalan gücü -ve can havli- ile böbreğindeki bıçağı gelişigüzel çekecek ve adamın üzerine doğru atlayarak diyaframına bir tane saplamaya çalışacaktı. Merminin yalnızca vücuduna isabet etmesi dahi onun için zafer sayılırdı.

Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#12
Okkalı bir balgam ucu ucuna başlavuğun suratına geliyor. Adam yüksek bir sesle iğreniyor ve dikkati dağılıyor. Hançeri çekiyor, acı içinde kasım kasım kasılıyor ve düşmana atlıyorsun. Diyaframa sapladığın hançer adamı bağırtıyor. Aynı anda sen de bağırıyorsun çünkü sen de göğsüne kurşun yemiş oluyorsun. İkiniz de karşılıklı olarak diz çöküyorsunuz. Birbirinizin suratında acı ve öfke görüyorsunuz. Başlavuğun arkasından adamlarından biri geliyor ve onu kaldırıp dışarı taşıyor. Titreyen bacaklarınla ayağı kalkarken görüşünün dışından; yandan kafana bir tekme yiyip yer yığılıyorsun. Ellerini yere koyarak kalkmaya çalışırken dışarıya bakıyorsun. Şarkıcı kadının zorla arabaya bindirildiğini görüyorsun. Kadın her ne kadar sert darbelerde bulunsa da kendisini kurtaramıyor. Araba da tozu dumana katıp kayboluyor. Amaçlarına ulaştıklarını fark eden geride kalmış elemanlar, kavgayı daha fazla sürdürmüyor ve koşarak uzaklaşıyorlar.

Etraftakilerin yardımıyla doğruluyor ve bir sandalyeye oturtuluyorsun. Dayı içeriden geliyor ve olanları görüyor. "Yapacağınız işi sikeyim." Bunu dedikten sonra ilk yardım çantalarını çıkarıyor. Herkes birbirinin yarası ile ilgilendikten sonra. Dayının söylenmesini duyuyorsun. "Amına koyduğumun herifleri. Bana çıkarttıkları masrafı sikeyim. Mekanı toparlamak pahalıya mal olacak. Yetmiyor bir de şarkıcı mı alıyorlar. O orospuyu da sikeyim. Sözde sosyete şarkıcısı olacak. Peşinde mafya olduğunu bilseydim, nah sokardım mekana." Çalışanlardan biri geliyor ve onu teselli etmeye çalışıyor. "Yapma be dayı! Polisler ne güne duruyor? Buradaki herkes onları görmekle kalmadı, ağızlarını burnunu kırdılar. Dövdüğümüz adamın suratını unutmayız biz. Merak etme sen!" Dayı şöyle bir dönüyor. Şöyle bir bakıyor. "Polisleri sikeyim." diyor ve barla ilgilenmeye devam ediyor.

Kümamod Bey, ya devlet başa ya da kuzgun leşe! Görev seni çağırıyor.

Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#13
Kümamod tükürüğünü istediği gibi herifin suratının tam ortasına oturtmuştu. Bu açıklık ile beraber hançeri vücudundan çıkardığında büyük bir soğukluk bir kez daha bedenini sarsa da olayın akışı onu diri ve canlı tutuyordu. "Beeheeeeeyt orospu çocuğuuuuu" diyerek atladı hasmının üstüne. Karnına tüm gücüyle saplayıp etkisi artsın diye sapladığı yerin içinde bıçağı elinden geldiğince oynattı fakat bu çaba ısıtılmamış bardaktaki çay kadar hızlı soğudu. Göğsüne yediği mermi artık onu elini oynatmaktan, kafasını kaldırmaktan ve en acısı düşünmekten alıkoydu. Önce iki dizinin üzerine çöktü göğsü yere doğru ivmelenirken iki eliyle bunu önlemek istediyse de başarılı olamadı. Tok bir sesle yere kapaklandı. Ağzından akan kanın tadını aldı. Can bu ya, baldan tatlı. Eyitti: "Var git ölüm. Bir zamanda yine gel."

Yerden son demlerini izliyor gibiydi. Gözü seğiriyor, beyni adeta gözlerini kapatması için yalvarıyordu. O ise bunu var olan tüm iradesiyle ertelemek istiyordu. Solist kaçırıldı, başlavuk götürüldü suratına da bir sağlam tekmeyi yedi. Tüm bu sahneler yaşanırken Kümamod, hırıltılı sesler çıkararak inliyordu. Öylece boşluğa bakarken içeride kalanlardan birisi genç adamın göremediği bir ilacı sırtındaki yaraya doğru boca etti. Acıyı hisseder hissetmez gözlerine can geldi. "Iğğğh." diye inledi. Bu yalnızca acıya verilen bir tepki değil, bir de savaş çığlığıydı. Yaşamı hissetmenin verdiği bir mutluluk idi.

Genç adamı kaldırdılar ve bir sandalyeye oturttular. Halen daha çok yorgun ve yere yığılmamak için kendini tutsa da artık etrafında neyin döndüğünü anlayabiliyor, söylenenlere tepki verebiliyordu. Kümamod, -iki tarafında delik olan bir adam ne kadar olabilecekse o kadar- sessiz sessiz konuşmaları dinliyordu. Yüzünde belirli belirsiz bir ifade vardı fakat dayı "Polisleri sikeyim!" deyince acı içinde hafifçe güldü. "Ben de sikeyim. Ama sen yine de hepsini sikme." dedi, belirli belirsiz bir ima ile. Üşümeye başlayan vücudu ise bazı şeylerin habercisiydi. "Vücudumda iki delik var, fazla zamanım yok."

" Şu 'Yeni yıla nasıl girersen öyle gider' diyen lavuğu da ben sikeyim."

Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#14
Dayının bir an boşluğuna gelmiş olacak ki, sözüne gülüyor. Ardından seni iyice süzüyor. "Varıp gidesin hastaneye. Delik deşik biri hiçbir sikim işin altından kalkamaz. İyileştiğin zaman gel. O zaman polisçilik oynarsın. Burada bu tür olaylar hep olur. Sen gelene kadar başımızın çaresine bakarız." Dayı konuşurken garson ankesörlü telefon aracılığıyla ambulans çağırıyor. Ambulans olabildiğince hızlı gelip seni alıyor. Hastanenin acil kısmında sokuyorlar seni. Acil ekibi bıçak ve kurşun yaralarınla ilgileniyor. Senle ilgilenen doktor "Siz element kullanıcıları çok değişik elemanlarsınız. Amına koyduğumun yerinde iki yumruğa beyin sarsıntı geçirip bitkisel hayat giren adamlar varken siz ne yara alırsanız alın bir şekilde ayağa kalkabiliyorsunuz." demekten kendini alıkoyamıyor. Dediği de doğru çıkıyor. Sıradan bir insanın haftalar sonra kendine gelebileceği yaralardan bir iki güne kurtuluyorsun. Evet, bedeninde izleri kalıyor fakat iyileşiyorsun. Mekana döndüğü garson seni tanıyor ve dayıyı çağırıyor. Dayı arka odadan çıkıyor ve yanına geliyor. "İyileştiğine göre, iş başına!" Anlattıklarına göre mekandaki hiç kimse gelen mafyaları tanımıyor. Önceden de gören olamamış fakat Djurat'ta dedikodu çabuk yayılır. Dedikoduya göre aynı gece yine Bolcheb sokaklarında bir kadının küfür ederek bağırdığı ve adamın garip bir şekilde onu övdüğü duyulmuş. Gitmen gereken yer Konutlar bölgesi. Sesler en son orada duyulmuş.

Konut bölgesine vardığında bir başına kala kalıyorsun yolun ortasında. Bir sürü bina ve insan; hiçbiri tanıdık değil. Yabancısın buraya. Muhakkak sorup soruşturman gerek fakat birkaç sorun var. Kimse mafya kadar tehlikeli bir grubu karşısına almak istemez ve Djurat polisleri ele geçirilmiş olarak tanınır. Kimse sorgulayacağın ve nasıl sorgulayacağın kilit noktalar. Yoldan birisini kenara çekip sorgulayabilirsin. Tekelciler daha verimli bir seçenek olabilir. Berberlerde her zaman dedikodu döner. Hele hele kadın kuaförlerinde. Seçim senin koçum!

Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#15
Dayının komiklikleri arasında ambulansa bindirilip hastaneye yollanan Kümamod, doktorlar için belki de sıradanlaşan operasyonlar ile bünyeden metali çıkarttırıyor, postu diktiriyordu. Kendisinden beklendiği gibi -o biraz da bu iyileşme durumunun kendisiyle alakalı olduğuna inanıyordu- iki günlük bir müşahedenin ardından ayaklar tabana, siki tavana bakar olmuştu. Aynada şöyle bir kendine bakıyor ve vücuduna eklediği iki madalya ile içten içe gururlanıyordu.

Hastaneden taburcu belgesini aldığı gibi kağıdı evirip çevirdi, ruloladı ve göt cebine koydu. Olayın yaşandığı Yadrop Caddesi'ndeki mekana geldi. Artık bir namı ve raconu var gibiydi. Garsonlar onu görür görmez tanımıştı. Dayı ve garsonlar ona ellerinden geldiğince yardımcı olsa da buraya dadanan mafyanın ne sikim olduğu hakkında bilgisi olan yoktu. Elde ettiği tek bilgi daha önce hiç gitmediği Konutlar Bölgesi adlı yerde kulağa bizim başlavuk ve solistin portresi gibi gelen dedikodular vardı.

Kümamod bahsedilen bölgeye geldi. Bi' sağa baktı bi' sola. Tanımazdı, ne çevreyi ne kimseyi. Kaldı öyle, tabir-i amiyane ile: "Yarra'm gibi". "Ben burada ne sikim yiyorum?" diye düşündü. Düşünecekti elbet. Zira postu iki yerden deldirdi, amına kodumun departmanı değil bir plaket, bir çiçek bile yollamadı. Fakat yine de bu durumu kendisine bir görev gibi addetti. Hem şu bahtsız karıyı kurtarmak hem de mekana verdiği zararı tazmin edip dayıya ödemek istiyordu. Hakeza ortada alınacak bir öç de vardı.

Berbere girdi ve "Esenlikler beyler." dedi. "Sıra çok mu?" Mekandaki olayla ilgili herhangi bir şey söylemeden çevre halkının neler konuştuğunu öğrenmek istiyordu. Sıra kendisine geldiğinde "Sinek kaydı çek usta." diyerek koltuğa oturacaktı.

Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#16
O sırada bir müşterisini tıraş etmekle meşgul berber "İki tane amca var. Onların işi de kısa. Fazla beklemezsin." diyor. Boş bir yere oturup beklemeye koyuluyorsun. Amcalar başlıyor şaka ile karışık söylenmeye. "Bak gördün mü yılların berberini? Nasıl da baştan savdı bizi? Tabii, kafada ne kaldı da kesip para kazansın bizden? Haklı adam!" "Ben bunun çaylaklık dönemini bilirim az yaralamadı suratımızı. He heyt be!" Berber araya giriyor. "Sizde de ne çene varmış arkadaş? Karı gibi geldiğiniz beri konuşuyorsunuz. Hayırdır, evdeki hanımlardan posta mı yediniz? Amcalar durur mu? Yapıştırıyorlar bel altından. "Sen canını sıkma. Benimki her hafta yiyor potasını." "Benimkine ben elden veriyorum." Basıyorlar kahkahayı. Hemen ardından öksürmeye başlıyorlar. Berber gülerek konuyu kapatıyor. "Ölüp gidecekler, haberleri yok yeminle." Amcalar bu sefer sana dönüyorlar. "Delikanlı, söyle bakalım, kuş uçuyor mu kuş kuş?" Diğeri de soruyu soranı dürtüyor. "Gencecik adam göğü deliyordur onun ki!" Yine bir kahkaha patlıyor. Ardından yine öksürük takip ediyor. Amcalara ister karşılık ver, ister verme. Sıra sana geldiğinde koltuğa geçiyorsun. Berber seni hazırladıktan sonra isteğini dinliyor ve başlıyor sanatını konuşturmaya. O sırada da lafa giriyor. "Kusura bakma, onlar buranın amcaları. Bayılırlar çene yapmaya. Arada sinirleniyorum falan ama onlara da hak vermek gerek. Yaşlandılar artık. Kimseleri de yok. Sadece hanımları var. Yarın öbür gün toprak altına girecekler. Son günlerinde mutlu olsunlar bari." Tıraşına devam ederken içeri birisi giriyor. Gömlek üstüne yelek, pantolon altına kundura. Saçlar kısa, bıyık ve sakal biraz uzun. Selam veriyor ve berberdeki tek kapıdan içeri giriyor. Berberinin suratının ekşidiğini görüyorsun. Kararmış gözleriyle dalıp gidiyor bir an. Hemen kendine geliyor ve tıraşını bitiriyor. "Gitsen iyi olur. Başına bir şey gelsin istemem." Telaşla adamın peşinden gidiyor. Senden para bile almıyor. Burnuna kötü kokular geliyor ve kapıdan içeri girip sessizce onları takip ediyorsun. Küçük bir depo burası. Çömerek ilerlerken onları görüyorsun. Yelekli eleman sinirle duvara vuruyor ve bağırıyor. "Biz sana fazladan müddet vermedik mi lan, göt herif?!" Berber gözleri yaşlı, sesinde korkuyla yanıt veriyor. "Verdiğiniz süre için minnettarım fakat eskisi kadar müşteri gelmiyor artık." Yelekli eleman berberin ümüğünü sıkmaya başlıyor. "Bana ne lan senin işinden? Ödeyeceksin parayı! Yoksa organlarınla karşılarsın." çekiyor uzun bir bıçak ve berberin etine dayıyor. "Öde paranı!"

Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#17
Dayıların şakaları, komiklikleri arasında nihayetinde saçı sakalı toplattıktan sonra Kümamod, ödeme yapmak için tam elini göt cebine atıyordu ki berber şu yeni gelen dallamanın peşinden yürüyüp gitti. Olağan şartlarda durumu sikine taşşaa'na takmayacak olan genç adam olayın bardaki olayla ilişkili olabileceğine inandı. El mahkum, takip etti. Nihayetinde de bir depoya vardı.

Durum alışılagelmiş bir durum idi. Alınan borç, yolunda gitmeyen işler, iki siki kısa orospu çocuğu ve bir bıçak. İki tarafın da kendince haklı nedenleri var. Hatta dürüst olmak gerekirse tefeci terazinin ağır basan tarafında bile kalabilir. Kümamod derince bir nefes aldı. Kalabildiğince sakin ve soğukkanlı bir tavırla ayaklanıp adamların yanına doğru iki adım atıp seslendi. "Lan sik kırığı. Koş bana ağanı çağır bakayım hadi. Büyük bir iş var."

Re: [Ak Kümamod] Vitamin D

#18
Eleman sana tip tip bakıyor. Ardından kafasını çevirip "Evet" anlamında kafasını sallıyor. Dudaklarını büzüyor elini çenesine götürüyor. "Anlaşılan, patron hedefi büyüttü." Berberi bırakıyor ve sana doğru yürüyor. Sana yaklaştıktan sonra "Ha siktir lan ordan!" diye bağırıp bıçağıyla boğazına doğru saldırıyor.
Post Reply

Return to “Yadrop Caddesi”

cron