Dusha'nın Kıtadaki Yeri - Eta Herudamuhi (P.S. 38)

#1
Mis gibi baharatlarla bezenmiş, Ay ve Güneş ile kutsanmış bir ulus olan Dushalılar bulundukları topraklara bir o kadar savaşçıl ama bir o kadar da barışçıl bir şekilde yayılmışlardır. Hayatta kalmak ve yaşam kalitesini arttırmak adına diğer toplumlarla cenk eyledikleri gibi onlara düşman olmayan ve tıpkı onlar gibi sadece kendi insanlarını düşünen toplumlara da yardım eli uzatmışlardır. Onları aralarına almış ve yüceltmişlerdir. Dushalılar bugün çizdikleri sınırlarına belki de en etik şekilde ulaşan millet olmuştur. Gelin görün ki, dış dünyanın kendileri gibi olmadığını zor yollardan öğrenmişlerdir. Onlara eğer işler bir tutam bile ters gitseydi neye dönüşeceklerini belki de en büyük düşmanları olan Himotalılar göstermiştir. Savaşmaktan zevk alacak kadar çarpık ve kana susamış barbar bir toplum. Aydınlık gökyüzüne değil de karanlık toprağa kök salmış, güçten gözü dönmüş bir toplum. Azınlıklarının beynini yıkamış ve özlerini onlardan söküp almış cani bir toplum. Oysa, onlar da Ay'a ve Güneş'e tapmışlardı. Dushalıları savaş döneminde üzen yegane gerçek bu olmuştu. Güneş ve Ay kadar yarattıklarına aşk ile bağlı iki tanrıya tapan diğerlerinin ruhları nasıl bu kadar kirlenebilmişti? Ne cüretle Güneş'i ve Ay'ı kendi çirkin çıkarlarına alet edebiliyorlardı? Demek ki, yoldan çıkarılmışlardı. Dushalılar düşmanları olan Himotalıları yenebilseydi belki de bu azınlıkları doğru yola döndürebilirlerdi. Ne yazık...
Locked

Return to “Dusha”

cron