"Kirayı birkaç gün geciktirsem sorun olmaz değil mi?"
Kapının önünde karşısında oturduğu dairenin sahibi ona kırgın ve hafif yorulmuş bir yüzle bakıyordu, Meinsu ise yalvarırcasına bekliyordu.
"Mei, bilirsin severim seni. Kaç kez bana yardım ettin ama her ay böyle ertelersen seni yakında istemeyerekte olsa çıkarmak zorunda kalacağım. Bu son kez olsun."
Meinsu kafasını utanmış bir şekilde evet dercesine sakladıktan sonra hafif göbeği olan, tam kel olmasa bile saçlarının kenarları bulunan adamın gidişini izledi. Ev sahiplerini mahçup durumda bıraktığını düşündükçe kendine kızıyordu ama elinden geleni yapıyordu. Zar zor yetiştirdiği masraflarının üstüne her hafta bir yenisi ekleniyordu.
Takvime baktığında bugünün önemini ve 2 saat içinde çıkması gerektiğini hatırladı.
"Hayır hayır hayır şaka yapıyor olmalısın, bugünü nasıl unuturum?"
Kendi kendine tek başına yaşadığı ufak evin odalarında koşuşturmaya başladı, elleri ve ayakları birbirine dolaşmıştı bile. Bir anda durdu ve derin bir nefes aldı, önce üzerini değiştirecekti. Üzerine sarı bir ince uzun kollu tişört ve altına kısa bir kot "şort" giydi. Bunlara şort demeyi seviyordu çünkü asıl ismini sürekli unutuyordu.Kıyafetlerini değiştirdikten sonra hızlıca mutfağın kenarında daha önceden koymuş olduğu piknik sepetini bulduğunda geçmişteki kendisine teşekkür etti. Saçını at kuyruğu yaptı ve daha önceden konuşulurken Livei'nin ilgisini çektiğini düşündüğü Chopt tatlısının tarifini bire bir şekilde uyguladı. O ola dururken bir ara verdi ve ufak piknik çantasının içine işlerine yarayabilecek şeyleri koymaya başladı. Daha önceden alınmış kurabiyeler, iki şişe su ve iki dilim "turta". Turta demeye bin şahit isterdi ama olsun, Meinsu yemek konusunda becerikli olmadığı halde elinden geleni yapmıştı.
Chopt tatlısı olmuşken onuda paketledi ve sepetin içine koydu, yarım saati kalmıştı. Onda bulunan adresi inceledi, biraz uzaktı ama zamanı daha vardı. Saçında bulunan tokasını çıkardı ve saçlarını banyosunda taradı. Tüm işleri bitince ve kendisi hazır olunca yanına bir hırka aldı, kendi ufak sırt çantasını sırtına ve piknik çantasını koluna taktı. Kapının önünde sportif ve iki ayakkabısından en sevdiğini giyip otobüs beklemek için durağa gitti. Elinde tuttuğu not defterinde Livei'nin adresi ve gün içindeki planları duruyordu, streslenmişti ve elleri titriyordu. Durağa vardığında yanında iki kişi daha bekliyordu, yaşlı bir teyze ve ufak bir çocuk. Yaşlı teyze üzerinde bulunan mavi hırkasını geliştiren çocuğa fısıldayarak bir şey söyledi ve ona güldü. Ardından ise Meinsu'ya döndü ve ona garip bir ifade ile baktı, sanki iğrenmişti. Meinsu rahatsızlık duyar şekilde saçlarını sağ ön taraftan sol ön tarafa çekti, otobüsün gelme sesini duyduğunda ayağa kalktı ve kadından önce girdi. Arkada bulduğu en boş yere oturdu, tüm otobüs her zaman olduğu gibi sakindi. Otobüs yolculuğunda moralini bozmamaya çalışarak içinden bugün ne yapacaklarını saymaya başladı.
"Şey, iyi misin?"
Yanında bulunan mavi saçlı çocuğu gördüğünde şaşırmıştı.
"Kendi kendine sayıklıyordun ve titriyordun."
Dediklerini algılaması tam tamına 3 saniye sürdü.
"İyiyim çok sağol, biraz stresliyim o kadar."
Yüzü kızarmış şekilde diğer tarafa döndü. Çocuk elinde tuttuğu kitabına "peki" der gibi omuz silkip geri döndü, bu çocuk hakkında bir fikri şimdilik yoktu.
Otobüs yolculuğu bitmek üzereyken inmesi gerekenden önceki durakta inmek için ayağa kalktı, yapması gereken bir şey vardı.
...
İşini tamamlaması ile zamanında orada olamayacağını fark ettiğinde hızlanarak yürümeye başladı, koşmak istemiyordu çünkü zaten yeterince ilgi çekiyordu. Adresi verilen binanın önüne geldiğinde derin bir rahatlama ifadesi ile birkaç saniye durdu. Ardından nefes temposunu düzenledi ve kapıya gidip tam detaylı adresi verilmiş binanın içine girdi ve doğru kattakine emin olduğu kapıya elini uzatıp tıktıkladı. Kapı açıldığı an konuştu.
"Merhaba."
Kapıda karşısında bulduğu kişiyi görünce gülümsedi, ardından ise arkadaşını özlediğini belirtmek adına sıkıca sarıldı, geriye çekilince konuşmaya devam etti.
"Geç kaldığım için özür dilerim, çıkmaya hazır mısın? Sıradan bir yere gidip oturmak istemediğimden biraz dolaşalım dedim, yaklaşık 7 dakikaya Yofær otobüsü kalkıyor. Yapacak çok şeyimiz var."
Æf Fæf o Seld Neim
#1
Last edited by Meinsu Selsei on Thu Oct 08, 2020 9:16 pm, edited 1 time in total.
"Artık kendimi geride tutmayacağım."
► Show Spoiler