#2
by Ae Libjetütcha
Bu göreve neden başvurdum? Sarı saçlarımı arkaya doğru tararken aynada yüzüme bakıyor, yeşil gözlerimin içindeki turuncu çizgileri inceliyordum. Çevremin genişlemesi ve babama kendimi kanıtlama isteğimden daha da yüksek olan bir motivasyonum var. O da önce ülkemin içindeki düzeni sağlamak, ardından da tüm kıtanın düzgün bir şekilde yaşamasını sağlamak. 23 yaşındayım, babamın isteği ile diğer ülkeleri gezdim. Bizim eksiklerimizi, diğer ülkelerin artılarını gördüm. Siyasi fikrim babamınki ile aynıydı ve değişmedi. Daha da oturdu. Ülkeme geri döndüğüm gibi polis eğitimi almaya başladım. Şimdi ise ilk görevime çıkıyorum. Bu görevin de tabi ki siyasal bir şey olması gerekiyor. Papatya kolonyasını saçlarımın yanına doğru sürdüm. Ardından da boynuma gezdirdim ellerimi. Ülkeler arasında politika ve siyasete Djurat kadar kafa yoran bir ülke yok. Terör sorunu yaşayanı da yok. Ben "free speech"e bağlı bir insanım. Herkes istediğini düşünüp söyleyebilir, ancak ülkenin bütünlüğünü bozacak bir "eylemde" bulunurlarsa. Devletin de karşısında kendisini savunması gerekir. Bundan önce Qardakh milliyetçileri terörist olarak adlandırılmış, şimdi ise Djurat milliyetçileri için bu kelimeyi kullanıyorlar. Fazla basit bir kelime gibi geliyor kulağa belli bir süre sonra. Bana sorarsanız, her şeyin abartısı yanlış. Üniformamı üstüme geçirmeden önce siyah bir tişört giydim, boynuma üstünde adım yazan kolyemi taktıktan sonra Djurat üniformamı üstüme geçirip sarı düğmelerini tek tek ilikledim. Minimalistik bir şekilde dizayn edilmiş odama geçtim acele adımlarla. Göğsümdeki bayrağı düzelttikten sonra aynada son kez kontrol ettim kendimi. Mükemmel gözükmesi için biraz daha düzeltmeye çalıştım saçlarımı. "MükemmeIIik her savaşta çarpışarak kazanmak değiIdir. En iyi strateji savaşmadan kazanmaktır." yazıyordu aynamın üst tarafında. Her şeyin tamam olduğundan emin olduktan sonra, evden çıktım.
Teşkilata yarım saat erken gidip diğer polisleri ve gelecek arabayı bekledikten sonra bok gibi bir araba durdu önümüzde. 5 polis bindik arabaya, bir de şöför vardı arabayı kullanan. En son olarak bindikten sonra yüzümü ekşittim arabanın bu haline ancak bir şey söylemedim. Yani, koskoca ülkenin polislerine verdiği araba bu mudur? Yoksa görevimizin amacı yüzünden mi böyle bir arabayı layık görmüşler? Diğer polisler üstünde durmadılar bu durumun. Normal bir şey miydi yani Djurat polis memurlarını böyle yıkık, böyle dandik bir arabada gezdirmek? Neyse ki meslekdaşlarım kafa çocuklardı da, sohbetleri sardı. Bir ara saatime bakıp 1 saattir yolda olduğumuzu görünce şaşırdım. Sohbet edince çabuk geçiyor zaman. Biri çıkıp bu işe gönüllü olmasının sebebini söyledi. Fazlası ile barışçıl bir düşünceye sahipti eğer bu dediklerini içten söylüyorsa. Cevap vermek yerine çevredekilerin konuşmasına izin verdim. Çoğunlukla aynı fikirdeler gibiydi. Tihami'nin bölünmesi, bizim ülkeye örnek olmuştu anlaşılan. Yol boyunca fazla konuşmamış, daha çok esprilere dahil olmuştum. Söylediklerini dinliyor, çok da kafama takmıyordum açıkçası. Zaten bir süre sonra Miyam Ovasının yağmurundan bahsetmeye başladılar. Dışarı baktığımda cidden baya baya yağmur yağdığını fark ettim. Saçımla bu kadar uğraşmasa mıydım? "Şemsiyemiz var mıdır arabada?" dedim dalgın dalgın. Yike Kümilib'i almak için durduğumuzda öndeki polis arkaya dönüp tanışmamız gerektiğini söyledi. Ciddi ciddi 2 saattir muhabbet ediyoruz ve birbirimize adımızı söylemedik. Herkes tek tek adını söylemeye başladı ama birden 4 tane isim verilince bana, baştakileri unuttum bile. İsimlerde çok kötüyüm. Herhalde görev boyunca millete rumuz takıp duracağım. Jechi'li, Bolcheb'li, Matchoyit'li falan derim bunlara. Nerede görevli olduğunu söylemeyen çocuğa da "Pışt!" derim o zaman. Sıra bana gelince, "Ae Libjetütcha." dedim. "İleride teşkilat başı olunca ülke için canını ortaya koyan polis memurlarını, düşüncesini savunan parti başkanlarını böyle bir çöpe bindirmeyecek adamım. Bu hurdaya 10 bin verirler mi araba pazarında abi? Alep Jüchu en az 150 bin bofuluk arabaya biniyordur. Terbiyesizlik ediyor ama, biz işimizi fazla iyi yapalım. Onun yaptığı terbiyesizliğe alet olmayalım." diyerek geyiği verdim bizimkilere. Sonra da başkentli olan çocuğun koluna dirseğimle hafifçe vurdum. "Ben de başkentteyim bu arada, görevden sonra iletişimi kesmeyelim."
Tanışma faslından sonra açtım kapıyı çıktım arabadan. (Şemsiye varsa şemsiye ile) Şu leşliğe bak anasını satayım, kapıyı açıyorum deli gibi bağırıyor araba. Paslı falan herhalde. Şöyle bir derin nefes aldım sakinliğimi korumak için. Bizimkiler arabadan hızlı çıksın diye de "Hızlı." dedim. Ben milliyetçiliğin sonuna kadar yanındayım. Madem adamın düşüncelerini sevmiyorsun Alep efendi, sen neden ayrım yapıyorsun? Sen neden bu adamı düşük seviye bir politikacı yerine koyuyorsun? Aynısı babamın başına gelse nasıl kızardım kim bilir? Hala arabadan çıkamamış olan, ön koltuktaki polise "Haydi Jechi'li haydi.." dedim sert bir şekilde. Sohbet, taşak falan güzel ama görevde lakayıtlığa gelemem. "Gel işini aslanlar gibi yap da; Jechi polisleri, köylülerin tarlaları yakılıyorken yatıyor muymuş yoksa babayiğit gibi çalışıyor muymuş görelim." diyerek adamı da gazladım. Herkes çıkınca "Adama suikast olacakmış, biz üç başkentli yanında duralım" Adını unuttuğum ve nereli olduğunu da bilmediğim çocuğa "Sen ve Jechi'li de çevreyi araştırarak ilerlesin." dedim. Sonra da elimle başkentlileri benimle gelmeleri için çağırarak Yike'nin kapısına ilerleyip sertçe 3 kere vurdum. "Parti Başkanı Yike Kümilib Beye miting meydanına kadar eşlik edecek yarım manga polis hazırdır. Yola çıkabiliriz."
► Show Spoiler
İsim: Ae Libjetütcha
Yaş: 24
Cinsiyet: Erkek
Ülke: Djurat
Element: Kurşun
Rütbe: Djurat Başkan Yardımcısı
Para: 39875 PBF
IP: 1145 IP
Statlar:
Kuvvet: 23
Kıvraklık: 10
Kavrama: 10
Stiller:
Kurşun - Mermi 4
Kurşun - Koruma 4
Eşyalar:
•
Bir tarağım, bir kelebeğim var.
• Uçak Dosyası x1
• MOTORSİKLET oooooyeee
Durağanlar:
Kararlılık (Kurşun)
Çekicilik
Yan çar
Podosḧi Øfinuafeme