[Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#1
Sabah kalktığında gözlerini yatağında ovuşturarak kalkmıştı. Hızlıca saate baktı, elleri titriyordu. Dün gece bir rüya görmüş olmalıydı ama hatırlamıyordu, gözlerinin sulanmasıyla daha sert ovmaya başladı. Yataktan çıkıp yatağı düzeltti, örtüyü dümdüz hale getirdikten sonra üzerini değiştirmek için gardrobuna yaklaştı. Klasik rahat hareket edebileceği kıyafetlerinden seçmişti, seçtiklerinden memnundu. Bugün yapması gereken çok şey olmadığını düşünüyordu ancak yanılıyordu. Saçlarını taramak için aynanın önüne geçti, beyaz saçlarına her dokunduğunda aklına annesi geliyordu. Onu pek fazla hatırlamıyordu, babasını da. Ancak bu onları özlemesine engel değildi, başucunda bulunan fotoğraflarına baktı. Onlar evlenmeden önce çekilmiş olduğunu kendisinin olmamasından biliyordu. Nedensizce olduğu yerde gözleri yaşardı ancak kendini tuttu. Şimdi ağlamanın zamanı değildi, saçlarını taradıktan sonra kahvaltısını yaptı ve dışarıya çıkmak için eşyalarını yanına aldı.

Kapıyı çektikten sonra kilitledi ve dışarıya çıktı, evin darlayıcı havasını kaldırmak yerine uzun süredir yapmak isteyip yapamadığı bir şeyi yapmak için adımlarını attı. Gedhilfe Bilimsel Araştırma Enstitüsü'ne girmek için uzun zamandır ufaktan bilgi toplamaya çalışıyordu ancak eline bir şey geçmiyordu. Umutsuzluğu bir kenara bırakarak orası hakkında biraz bilgi toplamak adına en yakınında bulunan kütüphanelerden birine gitti. Yolda yürürken etrafta bulunan türlü türlü insanın ona baktığını fark etti, insanlar yine onu dış görünüşü ile yargılıyordu. Beyaz saçlı biri olmak normak değildi, özellikle bu kadar kızıl saçlı insan arasındayken. Umursamadan ilerlemeye çalıştı ama her insanların baktığını hissettiğinde içindeki çocukluk travmaları geldiğinden koşmaya başladı. Zaman kaybetmeden ilerledi ve kütüphaneye vardı. Kütüphanenin içine girdiğinde orada bir görevli varsa ona doğru konuşacaktı.
"Şey, acaba bilimsel araştırma enstitüsü hakkında bilgileri hangi kitaplardan/kısımdan bulabilirim?"
Eğer bir görevli yoksa kendi başına kitapların arasına kafasını gömecek ve alakalı bir kitap bulmaya çalışacaktı.
Başarılı olamazsa aklında birkaç fikir daha vardı ancak moralini en yüksekte tutmak istiyordu.
Image
"Artık kendimi geride tutmayacağım."
► Show Spoiler

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#2
Günlük güneşlik bir sabahın huzuru ile birlikte yapmak istediğin şeylerin izinden gitmenin verdiği cesaret hissi bir araya geliyor ve içini dolduruyor. Doğduğun, büyüdüğün ve bulunduğun, tarihi bin yıla dayanan bu krallığın sokaklarında gezerken yaşadığın o nostaljik hava hem insanların güleryüzlü haliyle, hem de restore edilmiş, eski püskü ama narin, zarif binaların yaydığı havayla oluşuyor. Bilim ve teknoloji ile kıtada çığır açmış, mutlak barış için yıllarca savaş vermiş ve insanlığın sorunlarını çözebilmek adına yemin etmiş olan bu yaşlı ülkenin bir vatandaşı olmak seni gururlandırıyor. Bu ülkeye geri vermek istediklerin olduğunu, bu ülkenin insanlarına katkı sağlamak istediğini biliyorsun. Bunun yanı sıra kendi hayallerin olduğunu ve bu hayalleri gerçekleştirmek pahasına ister 1 metre, ister 100 kilometre yol kat edeceğini de biliyorsun. Hayatın ne kadar zor, kalkınmanın ve kalkındırmanın ne kadar güç olduğunu biliyorsun. Bu sebepten ötürü içinde bülbüller öterken seller de götürüyor. Her şey bir yana, biliyorsun ki düşünmek uygulamanın dörtte biri bile değildir. Böylelikle çıkıyorsun yoluna, dalgalanan kızıl mavi bayrağın uğrunda gidiyorsun kütüphaneye, öğrenmeye.

Evine en yakın kütüphaneye gitmeye karar veriyorsun. Daha önce bulunduğun ve dışarıdan gördüğün kütüphanelere nazaran oldukça sade ve modern bir binası olan bir kütüphane olduğunu görünce şaşırıyorsun ancak yukarı baktığında bu kütüphanenin sadece tek katlı olduğunu ve üst katların başka insanların daireleri olduğunu anlıyorsun. Kütüphaneye adım atıyor ve kel, yaşlı bir amca tarafından karşılanıyorsun. Bu yaşlı amca seni başını eğerek selamlıyor ve "Naçizane kütüphaneme hoş geldin kızım. Ne istiyorsun, söyle bakalım." diye sana doğru sesleniyor. Kütüphane görevlisine sorduğun soruya cevaben adam gözlerini fal taşı gibi açıyor ve hafifçe gülümseyip "Dur, bir bakayım. Eğer bulamazsam sana daha iyi bir şey vereceğim." diyor. Oldukça yavaş hareket eden yaşlı adam zorlana zorlana raflara yürüyor ve 10 dakika boyunca etrafını "ah" ve "of" sesleri çıkararak arıyor. Eli boş bir şekilde yanına dönüyor ve beklemeni söylüyor. Tezgahın arkasına geçip önüne bir broşür koyuyor. Postere bakıyorsun ve üstünde "İLK VE TEK ŞANSINIZ! BİLİMSEL ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ'NE BİR GEZİ!" yazdığını görünce kalbin küt küt atmaya başlıyor. "Sabahleyin gelip bıraktılar bundan. Bugün olacakmış dediler. İstersen bir git de gör be kızım, daha çok şey öğrenirsin. Orası halka açık değil normalde, bir daha yapmazlar böyle bir şey." Sen adama cevap veremeden arkadan senden kısa boylu, kızıl saçlı ve mor gözlü bir kızın hızlı adımlarla yanına geldiğini görüyorsun. Seni omzuyla sola doğru itiyor ve tezgahın üstünde duran broşürü eline alıyor. Broşürü birkaç saniye inceledikten sonra "OOOOOOOOHA!" diye bağırıyor. Hızlıca sana dönüyor ve "Ben Imu, gel!" deyip elini tutuyor ve kütüphane görevlisiyle vedalaşamadan onunla birlikte koşmaya başlıyorsun. Seni bir süre boyunca elinden sürüklüyor ve dengeni kaybedecek gibi oluyorsun ancak bir süre sonra kendini ayarlıyor ve Imu ile birlikte koşmaya başlıyorsun.

Çok geçmeden şehir merkezine varıyorsunuz. Yofær'e giden kocaman mavi bir otobüs olduğunu görüyorsunuz ve otobüsün yanına gidiyorsunuz. Otobüsün önünde duran görevlinin "Üç kişilik yer kaldııııııııı!" diye bağırdığını duyan Imu, dakikalardır tuttuğu elini bırakıyor ve otobüse doğru koşuyor. "BEN! BEN!" diye bağırıyor ve otobüse atlıyor. Otobüsten kafasını çıkarıyor ve sana doğru "Hadi, çabuk ol!" diye bağırıyor. Imu'dan sonra bir kişinin daha otobüse bindiğini görüyorsun. Görevli sana bakıp sesleniyor. "Bir kişilik yerimiz kaldıııı! Geliyor musunuz efendim?"


Imu
► Show Spoiler

Off Topic
Esenlikler dilerim, bu konuda GM olarak ben, yani Barisu ile ilerleyeceksiniz. Pasiflik süresi 168 saattir. (7 gün)

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#3
Kütüphaneciden aldığı broşürü inceleyecekken arkadan bir kızın şaşırma sesini duydu, önüne baktığında broşürü kızın eline geçmişti bile. Kızın bir anda elinden tutup beni onu çekiştirdiğini görünce onunla beraber koştu.
Elinden çekip onu götüren kızı görünce temposu karışık adımlarına kendini uydurmak için zorladı. Kız o kadar hiperaktifti ki Meinsu ona yetişmek için adeta sudan çıkmış balıktan beter hale gelmişti.

"Beni nereye götürüyorsun?"
Bu sorusu aslında onunla konuşmak içindi ama kız öylesine bir acele içindeydi ki cevaplamadı. Koştura koştura sonunda şehir merkezine girdiklerinde Meinsu'nun akciğerleri "Ben neden senin akciğerin oldum?" diye lanet okurcasına onu darlıyordu. Önlerine bulunan otobüsün önünde bir görevli içeriye alınan kişileri sayıyordu, son üç kişinin kaldığını gören Imu'nun Meinsu'nun elini bırakıp otobüsün içine koşup girdiğini gördü. Meinsu ilerlerken ondan önde bulunan birinin kapıdan içeriye girdiğini görünce kafasında şimşekler çaktı.
Bir kişilik yer kalmıştı.
Meinsu bunu daha fazla düşünmeden otobüsün içine girdi, ardından Imu'nun yanına oturdu. Kız sanki çok şey gibiydi, heyecanlı.
"Ben Meinsu, tanıştığıma memnun oldum Imu."
Bundan fazlasını söylemeye özgüveni yetmedi, insanlarla ne kadar çok konuşursa bir o kadar zaman dinlenmesi gerekiyordu. Yol boyunca camdan dışarıyı şaşırtıcı bir ifade ile izledi, Gedhilfe'nin ne kadar güzel bir yer olduğunu biliyordu ancak daha önce bu şekilde görmemişti. Dışarıda bulunan garip binalar, restoranlar, iş yerleri her girdikleri bölgede farklı bir hava çıkarıyordu onun için. Bir süre devam eden yolun sonunda otobüsün durduğunu yanlış frenleme ile zıplayınca anladı.
Otobüsten inerken Imu'nun yanından ayrılmamış ve not defterini çıkarmıştı, elinden gelen her küçük detayı not alacaktı. Bu hayatında sürekli karşılaşacağı bir durum değildi. Amcasına bunu anlatmak için sabırsızlanıyordu, tabii önce heyecandan bayılmaması gerekiyordu.
Otobüsten indikten sonra karşısında bulunan bu mükemmel yapıya bakacaktı, ne şekilde olursa olsun bu Meinsu için büyüleyiciydi. Birisinin gelip onlara anlatıcılık yapması gerektiğini düşünür halde bekledi.
Image
"Artık kendimi geride tutmayacağım."
► Show Spoiler

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#4
Uzun bir yolculuğun ardından uzun süredir görmek istediğin o mucizevi binaya varıyorsun. O ülkeni teknolojik ve bilimsel açıdan geliştirecek, kıta çapında itibarını yükseltecek olan bina tam olarak karşında duruyor. Tek sıkıntı ise, beklediğin kadar ahım şahım bir görünüşe sahip değil. Düz beyaz olan ancak 15 katlı olan binanın uzunluğu seni az da olsa şaşırtsa da dış görünüşü ile pek tatmin olmuyorsun. Otobüsten insanlar yavaş yavaş çıkarken Imu hızlıca aşağıya atlıyor ve elinden tutup binaya doğru koşmaya başlıyor. Binanın önünde bulunan güvenliklerden biri "Koşmayalım arkadaşlar!" diye bağırınca Imu yerinde duruyor ve "Ama çok zor be görevli beyefendi!" diyerek görevliyi gülümsetiyor. Herkes toplandıktan sonra otobüs görevlisi buluşma saatini kalabalığa hatırlatıyor ve otobüs kalkıyor. Otobüs kalktıktan sonra kalabalık ve Imu ile birlikte binanın kapısına doğru ilerliyorsun ve binanın içine girdiğinizde hepinizi kızıl bıyıklı, kel, beyaz önlüklü, orta yaşlı bir adam karşılıyor. Adam konuşmaya başlıyor.

"Hepiniz Gedhilfe Bilimsel Araştırma Enstitüsü'ne hoş geldiniz! Yüce ülkemizin her türlü bilimsel araştırması bu enstitüde gerçekleşmektedir. Şİmdiden söylemeliyim ki 15 katlı binamızın sadece ilk 3 katını ziyaretçilerimize açabiliyoruz. Bildiğiniz gibi burada birçok hükümet sırrı da mevcut. Lütfen sıradan ayrılmayın ve gidilmesi yasak olan bölgelere gitmeyin. Hepinize teşekkür eder, iyi gezmeler dileriz!"


Image


Böylelikle ilk kata çıkıyorsunuz. İlk kata çıktığın anda kocaman, mavi bir cam görüyorsun. Her tarafta deniz analarıyla dolu kapsüller görüyorsun ve her biri canlı. Cama tekrar bakıyorsun ve camın aslında bir tablo olduğunu ve orada bulunan deniz analarının hareket etmediğini fark ediyorsun. Bu sırada mekanı tanıtan bıyıklı adam sözüne devam ediyor. "Bu katta her hafta farklı hayvanları inceliyor ve nasıl işledikleri hakkında bilgi ediniyoruz. Bu hafta ise deniz analarını incelemeye karar verdik. Kendileri oldukça ilginç hayvanlar ve henüz onlar hakkında pek fazla bilgiye sahip değiliz. Haklarında bilinen en genel şey ise Gedhilfe ve Himota kıyılarında bulundukları. Hemen üst kata geçelim!" Son kez odada çalışan bilim adamlarına ve deniz analarına göz gezdiriyor ve üst kata çıkıyorsun.


Image


İkinci kata çıkıyorsunuz ve ilk gördüğün şeyler hastaneleri andıran aletler ve sağlık görevlileri oluyor. Adam tekrar konuşmaya başlıyor. "Evet, gördüğünüz gibi burası sağlık bölümümüz. Sağlık bölümümüzde oldukça ağır durumda olan hastalar getirilir. Şimdilik burada hastamız olduğu için üçüncü kata geçmemiz gerekiyor." Perdeli bir yatağın ardına baktığında bir kişinin ağladığını görebiliyor ve bu kişinin ölmek istemediğini söylediğini, anlamsız şeyler sayıklamaya başladığını duyabiliyorsun. Bu durum seni üzse de yanında Imu gibi hiperaktif ve pozitif bir insan olduğunu hatırladıkça dikkatini geziye veriyor ve etrafında gerçekleşen negatif olayları takmamaya başlıyorsun. Üçüncü kata geçiyorsunuz.


Image


Üçüncü kata çıktığında karşında normal bir üniversite laboratuvarı buluyorsun. Kızıl bıyıklı tekrar konuşmaya başlıyor. "Evet, gördüğünüz gibi burası öğrencilerimizi eğittiğimiz ve deneyler yaptığımız kat. Hatta izin verirseniz bir öğrencimiz gelsin ve deneyimlerini anlatsın. Gel oğlum!" Arkasına dönüyor ve siyah saçlı genç bir oğlanı yanına çağırıyor. Oğlan senin yaşlarında gibi görünüyor. "Konuklarımıza burada bu hafta neler yaptığımızı anlatabilir misin?" Genç, adamın sorusuna başıyla onaylayarak cevap veriyor ve konuşmaya başlıyor. "Bu hafta-" Ve bir anda kızıl amca çocuğun sözünü kesip "Yakalayın!" diye bağırıyor. Arkana dönüyorsun ve bir adamın dördüncü kata çıkmaya çalıştığını görüyorsun. Beyaz tişörtlü ve koyu yeşil kapri şortlu olan adamın peşinden 3-4 tane yetkilinin gittiğini görüyorsun. Imu ise olaylara şaşkın bir yüz ifadesiyle bakıp gülüyor. Bir anda herkes panik haline geçmiş gibi görünüyor.
Off Topic
Gecikme için özür diliyor ve bir güzel ödüllendirileceğinizi bilmenizi istiyorum. Let's get it folks, Barisu is back in the building.

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#5
Meinsu nasıl göründüğünü umursamıyordu, bu onun için büyüleyici bir andı ve öyle kalacaktı. Tatmin olup olmadığı yüzünden yeterince okunuyordu.
Bu yüz mutlu bir kızın yüzüydü.
Herkes yavaşça indikten sonra Imu'nun heyecanla görevliye kurduğu konuşmaya kıkırdadı, çok heyecanlı ve dopdolu bir kız olmasının yanında etrafa neşe saçıyor gibiydi. Beklerken karşılarında bulunan bu kırmızı bıyıklı adamı okuduğu kitaplardan birinde bulunan bir kötü karaktere benzetmişti. Güzel bir açılış konuşması kadar iyi bir başlangıç olmayacağını düşündü, şu an en ufak şey bile onu mutlu edebilirdi. Hayallerinde bile varacağını düşünmediği bir yerdeydi sonuçta. Adamın dediklerini yeniden düşününce "yasaklı" olan kısımlar onun aklına ufak düşünceler yerleştirmişti bile.
Peşlerinden ilerlediği ufak kalabalığın ardından ilk kata basamak basamak çıktı, Imu'dan fazla uzaklaşmamaya çalışıyordu.
İlk katta bulunan hava kendisini dev bir akvaryum içinde hissettirmişti, adamın dediklerini iyice dinledi ve not defterine notlar aldı. Imu'ya doğru eğildi ve konuştu.
"Denizanalarının aslında balık olmadığını ve çok büyük bir kısmının su olduğunu biliyor muydun? Bazılarının gözleri bile varmış."
Bu verdiği bilgiyi neden verdiğini sorgulaması iki saniyesini aldı ve yerine çekildi. Himota ve Gedhilfe kıyısında bulunan bu canlıları direkt olarak incelemeyi isterdi, belki gözü bulunanları bile bulurdu ve onlara isim koyardı. "Blopçükler", işte mükemmel isim.

İkinci kata gitme adına yine Imu'nun kuyruğu olarak ilerlemişti. Bu odada garip bir hissiyat içini kaplamıştı nedensizce. Kırmızı bıyıklı adamın konuşmasını dinledi, burada çok durmayacaklardı demek. Hastanın seslerini duyunca üzgün şekilde baktı ve hızlı iyileşmesini diledi.
Belki hastalığı yoktu ve deney olarak kullanılıyordu.
Hayır, Gedhilfe bir insana böyle bir şey yapacak bir yer değildi.
Hafiften düşüncelere dalmış sekilde üçüncü kata çıktı. Adamın ilk sözünü duyduğu an pişman şekilde düşündü.
"Keşke burada öğrenci olabilseydim."
Çok sesli olmayan şekilde kendi kendine söylemişti.
Öğrencilerin çalışma alanı ferah bir alandı Meinsu için alt kattaki havaya göre. Etrafa göz gezdirdi, hoştu.
Öğrenciyi gördüğünde kendi ile neredeyse yaşıt gibi gözüken çocuğa baktıkça ilk düşündüğü şey geliyordu aklına. Konuşma devam ederken bağırışları duyunca merdiven tarafına döndü. Biri üst kata çıkmıştı ve bir suç işliyor muamelesi görüyordu.
"Neler oluyor Imu, yukarıda ne saklıyorlar?"
Imu'nun heyecanını belki avantajına kullanabilirdi

Neler olduğunu bilmiyorsa:
Soruma cevabının peşinden "Sende öğrenmek istemez miydin?" diyecektim.

Neler olduğunu biliyorsa:
Soruma cevabının peşinden "Belki bildiğinden daha fazlası vardır. Görmek istemez misin?" diyecektim.
► Show Spoiler
Image
"Artık kendimi geride tutmayacağım."
► Show Spoiler

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#6
Çığlıklar, panik ve korku...

Tüm bunların arasında Imu adlı kızdan sorunun cevabına karşılık olarak şu cümleyi duyuyorsun.

"Bilmiyom ki noluyo eheheh."

Bunun üzerine hiç beklemeden kendisine öğrenmek isteyip istemeyeceğini soruyorsun. Bunun üstüne Imu, bir süre boyunca düşünüyor ve "Bilmem ki, çok da umurumda değil açıkçası. Hapse mi girelim yahu?!" diyor. Bu sırada adamın hızlıca yukarı çıktığını görebiliyorsun. Bir süre sonra yukarıdan bir çığlık duyuluyor. Çığlık gözlerinin önünde acı içinde kıvranan birini hayal etmeni sağlıyor. Bir süre sonra "Yapmayın!" diye bir ses gelmesiyle birlikte hayal ettiğin görüntü daha da gerçekçi olmaya başlıyor. Yukarı çıkıp bakmak istiyorsun ancak alt kattan daha fazla güvenlik geldiğini ve merdivenin önüne geçtiklerini görebiliyorsun. Çığlıklar bir süre daha devam ediyor ve sonradan bir kurşun sesi geliyor. Kurşun elementine daha önceden maruz kaldığın için sesi direkt tanıyorsun. Kurşun sesinden sonra çığlık tamamen kesiliyor. Bir anda sessizlik tüm odayı kaplıyor. Herkes korku içinde olsa bile yukarıda ne olduğunu merak ettikleri için ses kirliliği yapmamayı seçiyorlar. Bir süre sonra kızıl bıyıklı adam aşağı iniyor ve merdivenden inerken üstündeki ceketi düzeltiyor. Boğazını temizliyor ve konuşmaya başlıyor. "Kusura bakmayın sayın konuklarımız, bu durum olağanüstü bir durumdu ve başarıyla üstesinden geldik. Gönül rahatlığıyla gezinize devam edebilirsiniz. Yarım saat boyunca serbestsiniz ancak bir üst kata çıkmanız kesinlikle kabul edilemez. Hepinize iyi günler dilerim!" Adam, hızlı adımlarla alt kata iniyor ve orada bulunan bir güvenlik görevlisiyle konuşuyor. O sırada güvenliklerin arasından üst kata bakmaya çalışıyorsun ve kısa bir süre sonra merdivenden ses geldiğini fark ediyorsun.

Üst kattan alt kata bir kişiyi yatay pozisyonda taşıyan dört güvenlik elemanı görüyorsun. Kişinin tüm vücudu siyah bir kumaş ile örtülmüş gibi görünüyor. İnsanlar göz ucuyla güvenlikleri izliyorlar ve vücudun bir ceset olup olmadığını tartışıyorlar. Tartışmaları dinlemeye çalışıyorsun ancak Imu sesli bir şekilde bir şarkıyı mırıldanmaya başlıyor ve dikkatini dağıtıyor. Dikkatini tartışmalara vermeye çalışıyorsun ancak bir türlü odaklanamıyorsun ve sonunda Imu'ya dönüyorsun. Imu ise ona döndüğün anda şarkı söylemeyi kesiyor ve tekrardan daha yavaş ve daha sessizce şarkı söylemeye başlıyor. Güvenliklerden birine göz gezdiriyorsun ve adamın yanındaki adamla kulaktan kulağa konuştuğunu görüyorsun. İlk dört katta gezmekte serbestsin gibi görünüyor. Imu yanında şarkı söylüyor, bıyıklı adam hemen alt katta bir güvenlik ile konuşuyor ve bulunduğunuz katta ceset olup olmadığı belli olmayan bir beden dört güvenlik tarafından alt kata götürülmek üzere taşınıyor. Aynı zamanda bulunduğunuz katta henüz dağılmamış ancak dağılmaları serbest olan bir yığın konuk var.

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#7
Etraftaki insanların bağırışmaları ile yüksek derecede endişeye maruz kalmıştı Meinsu, Imu'nun yanında iken az bile olsa rahattı.
Imu sorularına teker teker cevap vermişti, olaydan bir fikri yok gibiydi. İkinci soru hakkında düşünceleri Meinsu'nun kafası ile onaylamasını sağladı.
"Evet haklısın, tehlikelidir zaten."
Düşünceleri ile boğuşurken üst kata çıkan adamı gördü, oluşmuş kaos ortamı düzeni tamamı ile yıkmıştı. Meinsu çaresiz şekilde öğrenme isteğini bastırmaya çalıştı, zaten birkaç güvenlik alt kattan gelip yukarıya girişi kapatmıştı. Bağırmalar ve çığlıklar devam ederken duyduğu kurşun sesi sanki kendi kafasına gelmiş gibi çınladı."Kurşun kullanıcısı var demek."
Bu bilgi işine yarar mıydı bilmiyordu ama aklında tutmasından zarar gelmezdi. Çığlıklar sessizliğe doğru son buldu, kurşun tek hamlede işi bitirmiş olmalıydı. Meinsu geri kalan herkes gibi fazla ses çıkarmamaya çalışırken aşağı giren kırmızı bıyıklı adama gözleri kısık şekilde bakmıştı,yaptıkları şeyi gizli tutmaları hoşuna gitmiyordu.
"Başarıyla üstesinden geldik" demek ne büyük bir cürretti, az önce birinin hayatına son vermişlerdi ve bu kadar rahatlardı demek. Meinsu konuyu çok uzun süre bekleyemeyecek olsa bile şimdilik eşelemeyecekti. Dolaşmakta serbest olduğu zaman süresi kısıtlı olsa bile bunu en verimli şekilde kullanmak istiyordu.
Bunu düşünürken düşüncelerinin arasından makas gibi geçen görüntü ile kendine geldi, cesedi kapatmış halde indiriyorlardı.
Artık dayanamayacaktı, üst katta ne koruduklarını öğrenmek istiyordu. Tartışmalar ve Imu'nun tatlı olsa bile hafiften sinir bozucu mırıldanmalarını atlatıp cidden bilgisi olan biri ile konuşmak adına dolaşmaya başladı, burada bulunmuş olan kişileri inceleyecek ve öğrenci hâlâ duruyorsa onunla konuşmayı deneyecekti. Eğer öğrenci durmuyorsa kalabalığın dediklerine kulak verecek ve ardından ikinci kata inecekti ancak daha önemli bir bilgi duyarsa bu fikri değişebilirdi.
Image
"Artık kendimi geride tutmayacağım."
► Show Spoiler

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#8
"Ha? Ne oldu ki?"

Öğrenciyi buluyor ve kendisine yaşanan olay hakkında sorular sormaya başlıyorsun. "Kurşun falan sıktıklarını sanmıyorum ya, yukarıda yeni teknolojiler deniyorlar ve büyük ihtimalle onun sesini duyduk. O yüzden çok kurcalamadım ben şahsen." Öğrencinin gözlerini sürekli olarak sağa ve sola çevirdiğini, seninle göz teması kurmaktan kaçındığını anlayabiliyorsun. Arada bir gırtlağını temizleyip cümlelere kalın bir ses tonuyla başlayıp olabildiğince sakin ve ince bir ses tonuyla bitirmeye çalışıyor. "Neyse, yine de üst kata çıkmanı önermem. Bu yeni teknolojiler halka sunulmadan önce bir çok farklı testten geçiyor. Bu testler de tahmin edebileceğin gibi güvenli değil, bilim insanları tarafından izole ortamlarda yapılıyor. Yaralanmanı falan istemem." Öğrenciden herhangi bir ipucu alamayacağını anlayınca kendisiyle vedalaşıyor ve gözlerini bulunduğunuz kata çeviriyorsun.

Gözüne ilk çarpan kişi gözlüklü ve orta yaşlı, siyah saçlı bir adam oluyor. Laboratuvar önlüğü giymiş olan adam bir güvenlik elemanı ile konuşuyor ve sürekli olarak etrafına bakıyor. Etrafa biraz daha göz gezdirdiğinde iki güvenlik görevlisinin daha üst kata doğru ilerlediklerini fark ediyorsun. Bu güvenlik görevlilerinden biri üst kata çıkarken arka cebinde bulunan copu eline alıyor ve arkadaşına sinyal veriyor. Bundan hemen sonra gözden kayboluyorlar.
Off Topic
Pasiflik süresi 168 saat (7 gün) olacak şekilde devam ediyoruz.

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#9
Öğrenci ile daha konuşamadan yanından ayrılmasına sinirleri bozulmuştu çünkü yalan söylediği davranışlarından belliydi. Kendi düşündüğü ile baş başa kalacaktı anlaşılana göre.
''Noyso yono do ost koto cokmono onormom."
İçinden öğrencinin dediklerini tekrarlarken gözünün önünde duran önlüklü adam ilgisini çekmişti. Güvenliklerle konuşmasından onun önemli bir kişilik olduğunu varsaymıştı, siyah saçları odada bulunan ışık kaynağı yüzünden garip bir şekilde parlıyordu.
Adamın güvenliklerle işi bittikten sonra yanına ilerleyecekti.
"Ah şey, merhaba."
Adamın ilgisini çektikten sonra neler olduğunu sorup ağzından birkaç bilgi almayı deneyecekti. Buraya boş yere oturmaya gelmemişti sonuçta.
Image
"Artık kendimi geride tutmayacağım."
► Show Spoiler

Re: [Meinsu Selsei] Değişik Bir Araştırma

#10
"Esenlikler dilerim! Eğleniyor musunuz? Beğendiniz mi turu?"

Orta yaşlı adam senin sorularını duyduktan sonra gergin bir yüz ifadesiyle sırıtıyor ve bir dakika beklemeni söyleyip alt kata iniyor. Birkaç dakika geçiyor ve tam adamdan umudu keseceğin anda adam elinde bir kitap ile tekrar bulunduğun kata çıkıyor. Yanına geliyor ve kitabı uzatıyor. Kitabın kapağında 'ARAŞTIRMA II: Mermi Üretimi' yazıyor. "Hediyemiz olsun." diyor ve etrafına bakıyor. Kolundan tutuyor ve seni bir köşeye çekiyor. "Yukarıya çıkmana izin veremem ama bu kitabı okursan yukarıda ne olduğunu anlarsın. Gençlerin de öğrenmesi gerek!" diye fısıldıyor ve rahatsız edici bir kahkaha atıp yanından uzaklaşıyor. Adam uzaklaşırken tur görevlisi elinde bir megafon ile odanın ortasına geliyor ve "Sayın ziyaretçilerimiz, turumuz yakında sonlanacaktır. Lütfen son 10 dakikanızı iyi değerlendirin. İyi günler dilerim!" diyor.

O sırada Imu yanına geliyor ve elindeki kitabı gösterip. "Oha, o ne? O ne? O ne? O ne? Bana da göster bana da bana da bana da bana da!" diye haykırıyor. Daha kendin bile okumadığın kitabı Imu'ya göstermenin iyi bir fikir olup olmadığını kafanda tartarken tur içerisinde çok fazla vaktin olmadığını ancak kitabın artık sana ait olduğunu da kendine hatırlatıyorsun.
Locked

Return to “Gedhilfe Bilimsel Araştırma Enstitüsü”

cron