Re: [Dufo Slitshut - Ana Kurgu]

#11
Neon - Çakar Sersemletici'yi hazır tutarken ışığının kapkara dumanların kalınlığını aşamadığını görüyorsun. Elementin ancak sen merkezli küçük bir alanı aydınlatabiliyor. Ayak seslerine sözler eşlik ediyor. Hep bir ağızdan söylenen sesler kaynağı belirsiz bir ayin gibi devam ediyor.

"Masumların kanı, masumların canı
Hiçliğe doğru aktı hep
İntikamları acımasız ve soğuk
Bekliyorlar mezarın ötesinde
Güneş yeniden doğacak
Ay yeniden parlayacak
Barış ve huzur dönecek bu topraklara
Ama önce kurban etmek gerek
Kirli kanı akıtıp temizlemek gerek"


Ayin etrafında sürekli tekrar ederken herhangi bir yöne doğru ışık patlaması ile gitmek istiyorsun ancak garip fenom söz konusu. Senin bulunduğun yerde karanlık ve duman yok, etrafında var. Yani, herhangi bir yöne atılman dumanın içerisine girmen demek. Işığın geçemediği dumana. Hem nefes alabilecek misin? Oksijen var mı öte tarafta. Yön duygusu olmadan, ışık olmadan, oksijen olmadan, etrafında kimler veya neler var bilmeden hareket etmek fazla riskli olmaz mı? Bunlar senin aklını meşgul ede dururken, dumanın içinden sesler yine yükseliyor.

"Kurban mısın?
Yoksa, kurban mı edeceksin?
Ölen misin?
Yoksa, öldürecek misin?
Kimsin?"


Sana saldırmak yerine veya en azından saldırmadan önce soru soruyorlar. Bu sorunun ardından kılıcın kılıca sürtme sesi duyuluyor. Tiz ve rahatsız edici. Kulağın kanasa yeri. Dumanın içinden etrafında dönen eller, kollar, ayaklar ve bacaklar çıkıyor. Dumandan meydana gelmiş, duman doğmuş gibi; kapkara ve kimliksiz. Seni almaya çalıştıklarını hissediyorsun. Sana ait olan bir şeyi. Neyi?

Re: [Dufo Slitshut - Ana Kurgu]

#12
Genç delikanlı harekete geçmeye çalıştığı sırada hiç olmayacak bir şey oluyordu. Dumanlar o kadar kalındı ki bunun olması için başka bir şeyin sebebiyet vermesi gerekiyordu. Sadece kendi çapındaki alanı aydınlattığının farkına varınca bir şeylerin ters gittiğine kanaat getirebilmişti. Etrafında duyduğu ayak seslerine eşlik eden sözcüklerin içerisinde bir anlam barındırdığı aşikardı ama bunu anlamaya çalışırsa zaman kaybedebileceğinden korkuyordu. Yediği bir şeyin, kokladığı havanın ona bu durumu yaşattığını düşündüğü için cebinden maskesini çıkartıp suratına taktı ve nefes alışını kontrol etmeye çalıştı.

Dumanın içerisinde duyduğu sesler yaşadığı şeylerden ötürü geriliyordu durmadan. Dumanın onunla konuşması da onu kötü etkiliyordu ancak duyduğu sözlere odaklandığı zaman öfkesi onu deliye çeviriyordu. Kılıcını çekip öfkeli bir şekilde:

"Önüme çıkan her şeyi yok edeceğim!" demişti. Dedikten sonra etrafında ona doğru gelen her şeye fütürsuzca kılıç savurmaya başlayacaktı. Bir boşluk bulup oradan fırlayıp, bu aptal ilizyondan kurtulmaya çalışacaktı.
Image
► Show Spoiler

Re: [Dufo Slitshut - Ana Kurgu]

#13
Sana doğru uzanan bütün eller saldırılarınla dumana karışıyor. Kılıçların çarpışması sessizliği yarıp geçiyor. Evet, her yöne doğru saldırıyorsun ancak umarsızca değil. Etrafın sarılı bir kere. Her yön isabetli olacak. Her bir kılıç çarpışmasıyla kılıcın ardındaki bilinmez kişileri tartıyorsun. Seni nasıl karşılıyorlar? Onlara kıyasla darbelerin ne kadar kuvvetli? Sana nasıl tepki veriyorlar? Onların kılıçlarına indirdiğin darbelere karşı geri çekiliyorlar. Göremesen de biliyorsun ki vurduğun yeniden ortaya çıkmıyor. Elbette sırtına, beline, kollarına ve bacaklarına kesik alıyorsun. Arzun karşısında hiçbir şey. Bu saldırılarına devam ederek yırttığın havanın rüzgârları dumanı dağıtıyor. Etrafında dönerken gördüğün küçük bir aralık ışığın habercisi oluyor. Fırsatı yakalayıp koşarak saldırmaya devam ediyorsun. Çıktığında ise kendini siperlerin gerisinde buluyorsun. Duman sınır boyunca devam ediyor ve yakın zamanda dağılacak gibi değil. Uzak noktalardan çatışma sesleri gelmeye devam ediyor. Geldiğin yere baktığında ise zar zor seçebildiğin bir grubu görüyorsun. Giyinişleri sana suikastçıları anımsatıyor. İçeriden sana sesleniyorlar.

"Barışın ve huzurun hakim olduğu topraklar lanetlendi. Birlik ve beraberliğin hakim olduğu halk ayrı düştü. Güven bağları koptu ve savaş adındaki hastalık yayıldı. Bu toprakların çocukları kendilerine ait olanı geri alacaklar! Vakit geldiğinde doğru tarafta ol, Dufo Slitshut!"

Bu sözlerle tamamen kayboluyorlar. Onlar kimdi? Ne istiyorlar? Amaçları ne? Bunlar birer soru işareti. Şimdilik. Bu soru işaretleri kafanı fazla kurcalayamadan yakınlarda yatan bir telsizden cızırtılı ve kesik sesler yükseliyor.

"ka...şı...ve...ru...ap...u...n?"

Telsizi biraz kurcaladığında karşı taraftakinin Teşlilat Başkanı olduğunu fark ediyorsun.

Sınır birlikleri derhal rapor verin! Orada neler oluyor? O patlamada neydi? Düşman kim?"
Post Reply

Return to “Yata”

cron